KARS-BHA
Uzman antrenörler eşliğinde haftanın belirli günlerinde düzenlenen eğitimlerde, kız çocukları savunma tekniklerini öğrenmenin yanı sıra disiplin, dayanıklılık ve özgüven gibi beceriler de kazanıyor.
Kendini savunmak için 7 yaşında spora başlayan Rukiye Boy(19) “Bildiğiniz üzere kadınların kendini savunması gerektiği bir devrede yaşıyoruz. Sonralarında özgüven yüksekliği yaşamaya başladım ve bu durum benim için çok büyük bir artıydı. Herkese bunu öneriyorum özellikle kız çocuklarına.” dedi.
Geçirdiği kaza sonrası asosyalleştiği için taekwondo sporuna başladığını söyleyen Nehir Doğan(16) ise, “Buna başlama sebebim küçükken geçirdiğim bir kazadan dolayıydı. Çok asosyalleşmiştim. Ailemde beni sosyalleştirmek için bir spor dalına yönlendirmek istediler. Ben de yakın bir arkadaşım sayesinde taekwondoya başladım. En başta ailem karşı çıksalar da şu anda fazlasını destekliyorlar. Derecelerim var. Bu sene 2025 Gençler Türkiye Şampiyonası’nda derece yaptım ve Avrupa Şampiyonası’na gittim. Orada da maçlar aldım. Çok güzel maçlar yaptığımı da düşünüyorum. Antrenörüm sayesinde ilerliyorum ve en büyük destekçim de babam bu arada. Gayet de güzel ilerliyorum. Yazın maçlarımız var. Ona katılmayı düşünüyorum. Orada da dereceler gelecek. Hedefim şu anda bu sene Türkiye Şampiyonası’nda derece yaparsam eğer birincileri Dünya Şampiyonasına götürüyorlar. Dereceye yaparak Dünya Şampiyonasına gitmeyi düşünüyorum.” ifadesini kullandı.
Azerbaycan Kars Başkonsolosu Zamin Aliyev’den Milletvekili Çalkın’a TBMM’de ziyaret
Tatamiden aldığı eğitimin ardından artık hakemlik yapacağını dile getiren Rabia Günçe(20) de, “Küçükken hiperaktif ve asosyal olduğum için ailem beni taekwondoya yönlendirdi. Şuanda 1. dal antrenörlüğümü ve taekwondo hakemliğimi aldım. Bundan sonraki Türkiye Şampiyonlarında da hakemlik yapmak istiyorum. Tatamiden aldığım eğitimden sonra artık maçlarda arkadaşlarımı yönetmek istiyorum.” diye konuştu.
Sporun yaşının olmadığını, herkesin istediği yaşta spora başlayabileceği ve kendi taekwondo salonunu açmayı hedeflediğini belirten Sılanur Daştemir (19) ise, “Ben spora küçük yaşta başlamak istiyordum ama imkanım olmadığı için başlayamıyordum. Bu yüzden 16 yaşında başlamaya karar verdim ama çok çekindim. Çünkü tüm arkadaşlarım küçük yaşta başlamıştı. Ama vazgeçmeyip 16 yaşında başladım ve şu an çok fazla tecrübem olmasa da güzel başarılar elde ettiğimi düşünüyorum ve şu an antrenörümün yolundan ilerlemek istiyorum. Kendi salonumu açıp öğrencilerim olsun istiyorum. Sporun daima yaşı yoktur, hedefi olan herkes spora başlayabilir.” şeklinde konuştu.
İyi bir antrenörün sporcuya verilmiş en güzel hediye olduğunu kaydeden İlayda Aküzüm(16) de “Bence bir sporcuyu ayakta tutan şey disiplini ve hocasıdır. Küçük yaşta bu spora başlamak istedim aslında ama çok fazla imkanım olmadı. Bir tık boyum kısaydı. Hani bunlara engel olarak görüyordum kendime. O yüzden başlayamadım. Sakatlık süreçlerim oldu. Omzumu sakatladım, gelemediğim süre ve ara vermek zorunda kaldım ama dediğim gibi bir sporcu bence bırakmamalı ve devam etmeli sporuna. Çok fazla enerjik ve hiperaktif olduğum için de bu spora da başlamayı çok istedim ve Kadriye hocamı keşfettim. O yüzden artık bu spora devam ediyorum Kadriye hocamın desteğiyle ve iyi bir antrenör, sporcuya verilmiş en güzel hediyedir. O yüzden de devam ediyorum sporuma.” ifadesini kullandı.
36 yıldır bu sporun içinde olan, Avrupa ve Balkan Şampiyonu Kars Taekwondo İl Temsilcisi Kadriye Dündar ise şunları söyledi; “Verdiğimiz emeğin mücadelesi çok büyük. Kars gibi bir kitlede her türlü zorluğa rağmen sporcularımla beraber çok güzel kürsülerde yerimizi alıyoruz. Bu başarıyı daha da büyük bir ileri seviyeye getirmek istiyorum. Yetiştirdiğim sporcularımdan antrenör, hakem olarak yetiştirdiğim sporcularımı kendime rakip olarak yetiştirmeyi düşünüyorum. İnşallah ilerleyen seviyelerde de bunları göreceğiz. Tek bir isteğim sporculukta bayan veya erkek hiç fark etmez akran zorbalığına uğramadan ayaklarının üzerinde dimdik durabilmeleri. Bu yüzden amacım kız çocuklara daha fazla eğimliyim. Kız çocuğu küçük yaşta ya da büyük yaşta hiç fark etmiyor. En azından kendini koruyabilmeli. Sokaklardaki akran zorbalıklarından hayatlarını bir şekilde ayaklarının üzerinde durabilmeyi öğrenmeli.”